8 Ağustos 2014 Cuma

bu son sağlam kemiği birlikte kıralım

her sabah "buna neden inanmıştım" diye düşünüp cevabı beklemeden kalkıyorum yataktan. buna inanmıştım, buna da inanmıştım, buna da.. bak hatta buna birlikte inanmıştık..

içimde yıkılan binalara şehirler ekledim zamanla ve buna alıştım. hiç haketmeyen insanları hiç haketmedikleri kadar solumda taşıdım ve buna çok kırıldım.

sadece kendini düşünen insanların hayatında bir süre akıllarını dağıttım. bir süre. nefret de yetmiyor artık sevginin yetmediği gibi. hiç olmak da yetmiyor var olmak gibi. hiçbir şeyin arası yok ama olsaydı o da yetmezdi bütün bunlar gibi.

çek çıkar beni diye uzattığım elimi bileğimden kestiler. al bu kalbi senin için sakladım dediğimde sadece güldüler. herhangi bir yere ait olamadığıma mı daha çok üzüleyim yoksa dahil bile olamadığıma mı? bence ikisi de adam öldürür yakın mesafeden.

bir şeylerin eksikliğiyle inandığım yalanlara bir tanesini daha ekledim bak çok yakın zamanda. kitaplığa yeni bi kitap koymuşsun gibi. şerefsizlikler arşivim var bununla övüneyim mi? bununla utansınlar mı? bak bu kimsenin umrunda değil.

koskoca bi evrende nokta bile olamamanın gururunu bilen bilir. öyle biri var ki varlığı, geri kalan herkesi sıfırla çarpıyor bunu da bilen bilir. ne gerek var bu kadar bilmeye? cevabı beklemeden geçin.

her gece "buna neden inanmayayım" diye düşünüp cevabı beklemeden uyuyorum. buna inanacağım, buna da inanacağım, buna da.. bak hatta buna belki birlikte inanırız kim bilir?

ben artık bilmek istemiyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder